Ay üzerine Aristotales'in felsefi fikirlerine dayanan birçok mit ancak 17. yüzyılda teleskopun icadı ile çökertildi. Ay üzerinde hayat olup olmadığı gibi soruların cevapları da 20. yüzyılda Ay ziyaret edilene kadar net olarak verilemedi. Ay'ın yüzeyinde ilk defa 1969'da ve son olarak da 1972 yılında insan yürüdü. Günümüze kadar yapılan diğer Ay görevlerinde ise Ay'ın yörüngesinin etrafından dönülerek çeşitli bilimsel veriler toplandı. Bu yazıyı yazdığım tarihte (20.11.2011) Ay yüzeyine başarılı bir iniş yapan başka bir görev yapılmamıştı. Çin'in göndermiş olduğu keşif aracı Yeşim Tavşanı (Yutu) geçtiğimiz günlerde (01.12.2013 tarihinde) Ay'ın yüzeyine başarılı bir iniş yaptı.
1972 yılında Apollo 17'nin dönmesi ve programın iptal edilmesini takip eden süre içerisinde NASA güneş sisteminin diğer gizemlerini çözmeye yöneldi. Bu tarihten sonra yapılan çalışmalarda Ay'dan getirilen malzeme örnekleri üzerine çalışıldı, gözlem ve ölçüme dayalı olarak Ay'ın yüzeyi ve yörüngesi üzerine bilgiler edinildi [1].
Elde edilen verilerin ışığında Ay'ın Dünya'nın Mars boyutlarında bir gezegenle çarpışması sonucunda oluştuğu hipotezi oluşturuldu.
Ay'ın tekrar ziyaret edilmesi hala gündemde olan bir konu. Çünkü Ay yüzeyi hala başlangıçta var olan (primordiyal) dış tabakasını muhafaza etmektedir. Böylece volkanların ve göktaşı darbelerinin incelenmesi için milyarlarca yıldır bozulmamış, mükemmel bir ortam sunmaktadır. Günümüz teknolojisi ile yapılacak ölçümlerde meteor çarpışmalarının sonlandığı tarihi olarak 3.9 Ga (milyar yıl) kesinleştirilirse bu Dünya'da yaşamın başlangıç tarihini netleştirecektir. Ay yüzeyini kaplayan kaya örtüsü (regolit) Güneş'in geçirdiği evrimi anlamamıza da yardımcı olacaktır.
Ay'ın tekrar ziyaret edilmesi hala gündemde olan bir konu. Çünkü Ay yüzeyi hala başlangıçta var olan (primordiyal) dış tabakasını muhafaza etmektedir. Böylece volkanların ve göktaşı darbelerinin incelenmesi için milyarlarca yıldır bozulmamış, mükemmel bir ortam sunmaktadır. Günümüz teknolojisi ile yapılacak ölçümlerde meteor çarpışmalarının sonlandığı tarihi olarak 3.9 Ga (milyar yıl) kesinleştirilirse bu Dünya'da yaşamın başlangıç tarihini netleştirecektir. Ay yüzeyini kaplayan kaya örtüsü (regolit) Güneş'in geçirdiği evrimi anlamamıza da yardımcı olacaktır.
Kuşkusuz ki Ay üzerine daha çok çalışmalar yapılacak. İnsansız araçların gönderilmesi, robotların regolit yapısı üzerine çalışmasının yanısıra insanın bir sonraki hedefi olan Mars yolcuğu için de bir istasyon görevi görmesi kuvvetle muhtemel. Elbette Mars'ın bir atmosferi olması ve tarihinde bir zamanlar su bulundurmuş olması koşulları çok farklı yapıyor. Fakat bu koşullara hazırlık şüphesiz Ay üzerinde yapılacak. Özel sektörün son zamanlarda uzay seyahatleri projelerine yönelmiş olması tüm bu araştırmalara tahmin edebileceğimizin ötesinde bir ivme kazandırabilir.
16.1. Çektiğim yarımay fotografı.
Bu yazıyı ilk yazdığım tarihte gözlem yapmaya zaman ayıramıyordum. Hava koşulları ve günlük koşturma bana fırsat vermemişti. Daha sonra 15.07.2013 tarihinde çektiğim yukarıdaki fotoğrafı ekledim (16.1).
KAYNAKÇA
[1] Neal, C.R., "The Moon 35 years after Apollo: What's left to learn?", Chemie der Erde, pp. 3-43, 2009.
[1] Neal, C.R., "The Moon 35 years after Apollo: What's left to learn?", Chemie der Erde, pp. 3-43, 2009.